2 Kasım 2012 Cuma

HTC One X+



HTC One X+ Özellikleri

HTC tarafından uzunca bir süredir çeşitli kaynaklar üzerinden sızıntı halinde gelen HTC One X+ modeli doğrulandı. Doğrulama ile birlikte de cihazın özellikleri kullanıcılarla paylaşıldı.
HTC One X modeli ile hemen hemen aynı kasa yapısına ve tasarıma sahip olan HTC One X+ modelinde farklılık olarak sadece Sensation XE modelinde kullanılan Kırmızı Tuşlar eklenmiş gibi görünüyor. Bu tuşlar özellikle Siyah renkli modelde ayrı bir görünüyor diyebiliriz.
Donanımsal olarak ise HTC One X+ modeli birçok artı ile geliyor karşımıza.


Öncelikli olarak 1.5 GHz lik Quad Core yani 4 Çekirdekli işlemci ailesini biraz daha hızlandıran HTC firması One X+ modelinde 1.7 GHz lik Dört Çekirdekli NVIDIA® Tegra® 3 İşlemci ailesi ile kullanıcıların beğenisine sunuluyor. Cihazda 64 GB Dâhili Hafıza tercih edilirken Ram olarak da 1 GB lık bir ram oranı eklenmiş durumda.
HTC One X Plus Modeli Özellikleri ve Yorumlar
Büyük Ekrana sahip cihazlarda ortaya çıkan Batarya Sorunu sebebiyle HTC firması da bir önlem alma gereksinimi duymuş durumda. One X modelinde kullandığı 1800 mAh lik bataryaya gelen tepkileri dikkate alan firma bu cihaz için 2100 mAh lik bir batarya tercihinde bulunmuş. İşletim Sistemi ile de oldukça uyumlu bir hale gelen One X+ modeli bu sayede daha uzun bir bekleme ve konuşma süresi sunacak gibi görünüyor.
İşletim Sisteminden konu açılmışken cihaz direkt olarak Android 4.1 Jelly Bean yüklü olarak gelecek. Ayrıca HTC Sense 4+ ara yüzüne sahip olarak karşımıza çıkacak. Daha stabil bir çalışma şekli ile karşımıza gelen Android 4.1 ile daha hızlı ve dayanıklı bir cihaz karşımızda olacak gibi görünüyor.
Kamera olarak One X modeli ile aynı arka kameraya sahip olan cihaz ön kamerasını ise biraz daha güçlendirme yoluna gitmiş. Arkadaki kamerayı 8 MP lik seviyede tutan firma ön kamerayı da ImageSense destekli 1.6 MP lik bir orana çıkarmış durumda. Bu arada arka kamera ile 1080p HD, ön kamera ile de 720p HD video çekme imkanına sahip olduğumuzu atlamayalım.
720p HD SUPER LCD 2 olarak bilinen bir Gorilla Grass Çizilmez Ekrana sahip olan HTC One X+ modeli 4.7 inç olarak hayatımıza giriş yapıyor. Ekran ve tasarım konusunda HTC One X modeli ile aynı olan cihaz bir anlamda tasarımı değil de donanımı güçlendirmiş gibi görünüyor.
MicroSIM teknoloji ile gelen cihaz kolay bir şekilde sim kart bulmanıza imkân sağlamış oluyor. iPhone 5 gibi NanoSIM standartlarına ise HTC tarafından şu aşamada geçiş gibi bir durum görünmüyor açıkçası.
NFC, Bluetooth 4.0, DLNS, Micro USB gibi bağlantı özelliklerine ve donanımlarına sahip olan cihazda neredeyse yok yok diyebiliriz. Ancak Micro SD Kart desteği olmadığını hazır konu açılmışken belirtmekte fayda var.
Elbette ki cihazı REEL olarak elimize alamadık ancak HTC One X modelinden aklımızda kalan birçok detayın bu cihazda biraz daha yukarı taşınıyor olması HTC One X+ modeli içinde iyimser bir bakış açısına sahip olmamıza imkân sağlamış oluyor.
Bu noktada HTC One X+ modeli ile pazardaki Samsung Galaxy S3 & HTC One X ve X+ & Apple iPhone 5 satış savaşı da kızışmış olacak.
Türkiye’ye birkaç ay içerisinde gelecek olması muhtemel olan cihazın satış fiyatının  da 1800 TL ile 2200 TL arasında olmasını bekleyebiliriz.
Bakalım HTC One X+ rakiplerini sarsmayı başarabilecek mi?

LG Optimus G



LG Optimus G Modeli
LG firması şu aşamada pazardaki en güçlü telefonu yavaş yavaş satışa sunmaya başladı. Buna göre LG Optimus G modeli ilk olarak Güney Kore’de ortaya çıktı.
Qualcomm SnapDragon S4 Pro işlemcisini kullanan bu 1.5 GHz lik 4 Çekirdekli performans canavarı cihazda Çift Bellek teknolojine sahi 2 GB ram ve Adreno 320 GPU kullanılarak bir anlamda her noktadan performansın sesi duyurulmaya çalışılmış.
4,7 inç lik bir True HD IPS Plus ekrana sahip olan cihazda iPhone 5 modelinde de kullanılan İn Touch teknolojisi sunuyor. Ekranın çözünürlülüğü ise 1280*720 piksel.
32 GB Dahili Hafıza ile gelen ve MicroSD kart desteği sunan LG Optimus G modelinde Android 4.0 Ice Cream Sandwich İşletim Sistemi kullanılmış. Ancak pazara çıkış sonrasında yıl sonu gelmeden Android 4.1 Jelly Bean güncellemesi alacak gibi görünüyor.


LG Optimus G

145 GR gibi bir ağırlığa sahip olan cihazda Bluetooth 4.0, NFC, Wi-Fi, Wi-Fi Direct, DLNA ve 4G (LTE) teknolojileri de dâhili olarak geliyor.
2100 mAh lik bir batarya ile gelen cihaz 15 Saat konuşma süresi, 335 saat ise bekleme süresi sunuyor. Bu boyuttaki bir ekran için oldukça başarılı bir süre diyebiliriz.
Güney Kore’de satışa çıkan ve 896 Dolar gibi bir fiyattan satılan LG Optimus G modeli 19 Eylül 2012 tarihinde ABD’de tanıtılacak ve Dünya Pazarına sunulmaya başlanacak.
Ülkemize ise 2012 sonuna doğru gelmesi ve satışa çıkması beklenebilir. Ülkemizde tahmini olarak 1800 TL ile 2300 TL arasında bir fiyata satışa çıkacak gibi görünen cihaz bir anlamda HTC One X ve Samsung Galaxy S3 modellerinin satışlarına da balta vuracaktır.
LG Optimus G Özellikleri
Editör Yorumu:
Oldukça güçlü bir donanım ile gelen LG Optimus G modeli eğer stabilize edilmiş bir Android İşletim Sistemi ile çalışırsa oldukça başarılı bir cihaz haline gelebilir.
LG firması geçtiğimiz senelerde yaşattığı Geç Güncelleme huyunu inşallah bu cihaz içinde yapmaz ve Android 4.1 İşletim Sistemine geçiş hızlı ve sıkıntısız olur.
Pazardaki birçok cihazı ezen, şuan lider dediğimiz cihazlardan da GPU ve Ram olarak öne geçen bu cihaz pazarda söz sahibi olabilecek seviyede gibi görünüyor.

22 Ekim 2012 Pazartesi

İphone 5

İPHONE 5
Bildiğiniz gibi dün yani 21 Eylül’de Amerika, İngiltere, Avusturalya, vs. gibi bir çok ülkede, geçenlerde özelliklerinden bahsettiğimiz iPhone 5′in satışı resmen başladı. Hatırlarsanız geçtiğimiz bahar, Yeni iPad Amerika’da satışa başladığı gün bir tane edinmiş, hemen ilk incelememizi paylaşmıştık. Bu sefer iPhone 5 için Amerika’ya gidemedik ama bir takipçimiz sayesinde  bir gün sonra o bize geldi . Biz de 16 GB’lık beyaz iPhone 5′imizle ilgili yarım günlük ilk izlenimlerimizi sıcağı sıcağına paylaşalım istedik.

Tasarım, Dış Görünüm ve Ağırlık

iPhone 5′i kutusundan çıkardığımız zaman bence ilk dikkat çeken yeni kulaklıklar oluyor. Cihazın daha uzun ve ince yeni olan tasarımını ise ancak elinize alınca farkediyorsunuz. Bir de bunların dışında 8 pin’lik yeni şarj kablosu da ince ucuyla hemen dikkat çekiyor. Bunlar dışındaki kutu içeriği eskileri ile oldukça benzer.
Ben açıkçası iPhone 5′i elime almadan önce bu kadar ince ve hafif olabileceğini tahmin etmiyordum. Apple, Yeni iPhone 5′in 4S’e göre %18 daha ince ve %20 daha hafif olduğunu açıklamıştı. Fakat bana iPhone 5 çok daha hafifmiş gibi geldi. Muhtemelen cihazın incelmesi ve de alimunyum çerçeve ve arka yüzey cihazı çok daha hafifmiş gibi hissettiriyor.
Açıkçası beyaz renk cihaza çok farklı bir hava katmış. Benim normalde tercihim hep siyahtır. Fakat iPhone 5′te seçim şansım olmadığı için beyaz kullanıyorum. Fakat nedense iPhone 5′te beyaz renk çok hoşuma gitti. Bunda malzeme olarak alimünyumun kullanılmasının büyük etkisi var sanırım.  Ben ince ve şık tasarımı nedeniyle özellikle beyaz renkli iPhone 5′e bayanların da çok ilgi göstereceğini düşünüyorum. Tabii bunu zaman gösterecek.









iPhone 5′teki en büyük endişem cihazın eski modellere göre uzaması nedeniyle ele avuca gelmeyecek olmasıydı. Fakat Apple cihazın eninini değiştirmeden boyunu çok az uzattığı için kullanım ergonomisi açısından hiç bir sıkıntı veya zorluk olmuyor. iPhone 5 de hala tek elle ve parmakla çok rahat kullanılabilen bir cihaz. Apple bu rahatlığın bozulmadığını göstermek için aşağıdaki gibi baş parmak isminde bir reklam bile yayınlamış Amerika’da:

iPhone 5′te cihazın boyu uzadığı gibi ekranın boyu da uzamış. 4 inch’e çıkan ekran artık film endüstri standardı olan 16:9 oranında. Ekrandaki bu uzama da ana menüdeki ikonlar da dahil olmak üzere tüm uygulamalara yeni yer açmış. Örneğin iPhone 5′in ekranına artık eski modellerde olduğu gibi 4 sıra değil, 5 sıra ikon sığabiliyor.
Bu durumda akla hemen; “Ekranın çözünürlüğü boyuna arttıysa iPhone 5 ekranına göre güncellenmemiş eski uygulamalar nasıl gözüküyor?” şeklinde bir soru gelebilir. Apple bu önemli noktayı da düşünmüş ve henüz güncellenmemiş uygulamaları ekranda ortalamış. Fakat aşağıdaki ekran görüntüsünde olduğu gibi ekranın üst ve altında siyah boşluklar olacak şekilde gözüküyor ve kullanıcıyı rahatsız etmiyor.

Uygulamamız henüz iPhone 5 ekranına uyumlu olmadığı için dikey olarak ortalanıyor.

Yeni Şarj Kablosu - Lightning Connector

Biliyorsunuz Apple, cihazlarını sürekli ufaltma ve inceltme konusunda takıntılı. iPhone 5 ile radikal bir karar alarak şarj aletinin cihaza bağlanan kısmını küçültmüş. Eski 30 pinlik ve sadece tek yönde takılabilen şarj kablolarına kıyasla bu yeni şarj kablosu çok daha şık ve kullanışlı. Kullanışlı olmasının en büyük sebebi de herhangi bir yüzünü kullanarak iPhone 5′e takabilmemiz.

Bu arada bu yeni kablonun eski iPhone veya iPad modelleri ile uyumlu olmadığını belirtmeliyim. Ayrıca eski 30 pin’lik şarj kablolarını kullanarak iPhone 5′i de şarj edemiyoruz. Fakat Apple 30 pin’i 8 pin’e çeviren adaptörler satıyor. Bir de kablonun diğer ucu halen USB, dolayısıyla eski iPhone’larımıza ait adaptörleri ile kullanabiliyoruz. Tek değişen şarj kablosunun cihaza takılan kısmı.
Bu arada dikkatinizi çektiyse eski modellerde olan kullaklık giriş iPhone 5′te alta alınmış. Sanırım bunun sebebi 8 pin’lik yeni şarj girişinin analog ses çıkış özelliğinin olmayışı. Bu nedenle dock tarzı iPhone uyumlu müzik sistemi donanımları, ses aktarımı için 8 pin’lik yuvayı değil de alttaki kulaklık girişini kullanabilecekler.
Yeni Kulaklıklar – EarPods
iPhone 5′in en çok sevdiğim yanı açıkçası kulaklıkları oldu. Çok müzik dinleyen ve genelde sadece kulaklıkla telefon görüşmesi yapan biri olarak kulaklıklar benim için çok önemli. Şu ana kadar Apple’ın kulaklıklarından hiç vazgeçemedim ama eski kulaklıklar da beni çok tatmin etmiyordu. Fakat EarPods ismindeki iPhone 5′in yeni kulakları şahane olmuş.
EarPods hem artık kulağın içine daha iyi oturuyor ve kolayca düşmüyor, hem de ses kalitesi eskilere göre çok daha iyi. Özellikler şarkılardaki basları bu yeni kulaklıklarda çok daha iyi hissedebiliyoruz.
Ayrıca bu yeni kulaklıklar sadece iPhone 5 uyumlu değil, eski iPhone modelleri ile de kullanılabiliyor ve ayrıca satılıyor. Ülkemizde satışı ne zaman başlar bilemem ama Amerika’daki satış fiyatı şu an $29. iPhone 5 almayı düşünmüyorsanız bile eğer kulaklık değiştirmeyi planlıyorsanız, eski iPhone’unuz için EarPods almanızı kesinlikle öneririm.

Yeni Mikrofon

iPhone 5′teki diğer bir fiziksel ve donanımsal değişiklik de cihazdaki mikrofon ile ilgili. Telefonda görüşürken çevredeki gürültüyü filitreleyen “noise reduction” teknolojisi iPhone 5′de artık mevcut. Tabii bunun için cihaza ilave mikrofon ilave edilmiş. iPhone 5′te cihazın altında, arkasında (arka kameranın hemen yanında) ve de önünde (ön kameranın yanında) mikrofonlar bulunuyor. Bu ilave mikrofonlar da dış ortam seslerini bizim sesimizden ayırarak, görüştüğümüz kişiye sadece sesimizin gitmesini sağlıyor.
Cihazın bu yeni mikrofon teknolojisini test etmek için bir arkadaşımla epey test yaptık. Özellikle arabayla giderken camları açıp arkadaşımla konuştup, arkadaşım da dışarıya ait en ufak bir ses duymadığını ve sadece benim sesimi duyduğunu belirtti. Disko’da test etme imkanımız olmadı ama epey farklı gürültülü ortamda test yaptık. Hepsinde de sadece sesimi duyduğunu belirtti. Hatta bir kaç defa konuşurken arkadaşıma haber vermeden kulaklık mikrofonuna geçiş yaptım, dış sesler gelmeye başladığı için hemen farketti. Özetle cihazın mikrofonu ile (kulaklıkla değil) konuşulduğunda dış sesler arındırılıyor.

Hız ve Performans Testleri

Apple, iPhone 5′te 4S’e göre 2 kat daha hızlı olduğunu iddia ettiği A6 isminde bir işlemci (CPU) kullanıyor. Dolayısıyla iPhone 5′in iPhone 4S’ten daha hızlı olmasını bekliyoruz. Ben de bunun için her zaman yaptığımız gibi çeşitli uygulamalar ve araçlar ile testler yaptık.
İlk testi Geekbench ismindeki uygulama ile yaptık. Geekbench uygulamasını iOS 6.0 yüklü iPhone 4S’e ve iPhone 5′e kurarak aynı şartlarda çalıştırdık. Aynı şartlar derken her ikisini de uçak moduna aldım, arka plandaki tüm uygulamaları kapattım ve cihazları testin hemen öncesinde bir kapatıp açtık. Buna göre de aşağıdaki sonuçları elde ettik.
İlk Geekbench ilk testi iPhone 5 ile yaptım ve 1634 gibi çok yüksek bir sonuç elde ettim. Çok yüksek diyorum çünkü iPhone 4′ten sonra piyasaya çıkan iOS 6 yüklü Yeni iPad’in test skoru bile 754 çıktı.
iPhone 4S’le yaptığımız Geekbench testinde ise aşağıdaki gibi 639 skorunu elde ettik. Görüldüğü gibi iPhone 5, iPhone 4S’e göre çok çok daha iyi bir skora sahip. Muhtemelen işlemcinin (CPU) ve hafızanın (memory) 2 katına çıkmasının bu skorda etkisi büyük. iPhone 5′te artık 1024 MB’lık hafıza var. iPhone 4S’te ise 512 MBs.
Tabii esas performans testlerini uygulamalar ve oyunlar kullanarak yapmak lazım fakat bunlar için cihazla biraz daha vakit geçirmemiz lazım. Özetle diğer performans testleri sonraki inceleme yazılarına kalacak.
Speed Test
iPhone 5′e LTE desteği geldi fakat bildiğiniz gibi ülkemizde henüz LTE teknolojisi yok. Dolayısıyla LTE hız testi yapmamıza imkan yok. Fakat “Yurt Dışından Alınan Yeni iPad 4G’ler ve Türkiye’de Kullanımı” başlıklı yazımızda daha önce detaylı paylaştığımız gibi 3G ailesinde yüksek hızlar sunan HSPA + ve DC-HSPDA testleri yapabiliriz. Çünkü iPhone 5 de, Yeni iPad gibi yüksek hızlı 3G teknolojilerini destekliyor.
Aynı noktada ve aynı dakikalarda SpeedTest uygulaması ile yaptığımız testlerde, iPhone 4S ve iPhone 5 için aşağıdaki download (indirme) ve upload (yükleme) hızlarını ölçtük. Aşağıdaki test sonuçlarından da görebileceğiniz gibi iPhone 5, 3G hücresel bağlantısı üzerinden 10MB. civarı indirme hızlarına ulaşabilirken, iPhone 4S genelde 6MB. civarında kalıyordu.
 
Aslında şebekenin yoğun olmadığı saatlerde örneğin gecenin bir yarısı iPhone 5 ile aynı testi tekrar yapsak 20 MBps’yi görmek mümkün. Fakat gündüz saatlerinde 10 MBit’in üzerine çıkmak mümkün değil.

Nano SIM Kart

Takipçilerimizden en çok soru geleceğini düşündüğüm konu da iPhone 5 ile daha da küçülen ve Nano ismini alan SIM kartlar. Bu yeni kartlar çok daha küçük olduğu için çipine zarar vermeden kesmek oldukça zor. Bu yüzden iPhone 5′ime takmak üzere yeni Nano SIM’lerden aldım. Geçtiğimiz hafta ilk Avea Nano SIM’leri bayilerinde hazır ettiği için bir tane hat ve kart edinmiştim. Fakat Turkcell de dün akşam Nano SIM tedariğine başlayınca hemen gidip SIM kartımı değiştirdim.

3 Ağustos 2012 Cuma

LG Optimus Vu


LG nin yeni cihazı olan LG Optimus Vuyu androidprogram.org de resimleri ile birlikte sunmaya çalışacağım. Güney Kore’de Mart ayı içerisinde çıkması beklenen LG Optimus Vunun merakla beklenen fiyatı henüz belirlenmedi, LG Optimus Vunun özellikleri aşağıdadır:
İşlemci: 1.5GHz Qualcomm Snapdragon çift çekirdekli işlemci
İşletim sistemi: Android 2.3
RAM: 1GB DDR2 RAM
Ekran: 5-inç boyutunda 1024 x 768 piksel çözünürlüğünde 4:3 IPS ekrana sahip ekran
Kamera: 8 MP
Hafıza: 32GB dahili hafıza
İletişim birimleri: Wi-Fi, Bluetooth, GPS
2080mAh kapasiteli pil
LTE mobil erişim teknolojisi
Rubberdium™ pen olarak adlandırılan özel kapasitif ekran kalemi
Polaris Office yazılım paketi
HDMI çıkışı ve DLNA desteği
139.6 x 90.4 x 8.5mm ebatlar ve 8.5mm incelik
8MP çözünürlüğünde otomatik odaklamalı ve LED aydınlatmalı arka kamera,1.3MP ön kamera


LG Optimus Vu Resimleri:

26 Temmuz 2012 Perşembe

Oruç

Oruç






Size, “En büyük düşmanınız kimdir?” diye sorulsa acaba nasıl cevap verirdiniz? Böyle bir soruya karşılık muhakkak ki ya birtakım şahıs isimleri söylenir; ya bazı devlet isimleri düşünülür yahut da birtakım sapık ideoloji mensupları hatıra gelir. Fakat bakınız bu konuda sevgili Peygamberimiz ne buyuruyor:
“Senin en tehlikeli ve zorlu düşmanın iki yanının arasında -yani kendi içinde bulunmakta- olan nefsindir.”70
Demek ki bizim en büyük düşmanımız, bizzat yine kendimiz, ölçüsüz, sınırsız, sayısız arzu ve ihtiraslarımızın sembolü olan nefsimiz olmaktadır. Gerçekten de cemiyet içindeki kötülük ve aksaklıkların kökü, sebebi araştırılsa perdenin arkasında, iyi yetişmemiş, nefsini terbiye edememiş, kötü istek ve hırslarının esiri olmuş, iradesi zayıf kişilerle karşılaşırız. İçki, kumar, zina, rüşvet, kan davası, kin, öldürme, entrika ve bu gibi bütün kötülüklerin başı, müsebbibi hep akl-ı selimin ve iradenin sağlam dizgini ile frenlenmemiş olan azgın nefislerdir.
Nefsi kontrol altına almak, onun kötü temayülleri ile mücadele etmek; saldırgan dış düşmanlarla yapılan savaşlar kadar hatta ondan da önemlidir. Çünkü bunun, oradaki başarıda bile büyük rolü ve payı vardır. Onun için Peygamberimiz, bir savaş dönüşünde “Şimdi küçük savaştan, büyük savaşa dönmüş bulunuyorsunuz.”71 diyerek nefisle mücadelenin önemine işaret buyurmuştur. Kur’ân-ı Kerîm’de de bu konuda birçok delil vardır. Birçok âyette, nefislerinin gereksiz arzularını, heva ve heveslerini kontrol altında tutanların felah bulacakları; kendi içlerini temizleyen kimselerin cennete girecekleri kesinlikle belirtilmiştir.
Acaba nefsimizi nasıl yener, ona hangi yollarla hakim olur, kötü arzuların ve hırsların esaretinden nasıl kurtuluruz?
Bunun eski-yeni, öğretimle, eğitimle ilgili, fikrî veya amelî pek çok yolu gösterilmiştir. İslâm dini ise bu konuda, herkesin faydalanabileceği, pratik ve çok etkili bir çare olarak oruç ibadetini farz kılmıştır.
Fevkalade önemine binaen, dinin beş ana şartından biri kılınan oruç, Peygamberimiz’in hadislerinde belirtildiği şekilde tutulduğunda, bizi rûhen, bedenen ve ahlâken sıhhate kavuşturur. Bir yandan irademizi, sabır melekemizi güçlendirirken diğer yandan da nefsin kuvvetini kırar. Kendisini şahlandıran, besleyen yollar tıkandığı için sönükleşmiş, cılızlaşmış olan nefsi, –bu zayıf ve güçsüz halinde– yenmeyi bize öğretir, ona galebe etmenin tadını tattırır.
Din ve tasavvuf kitaplarının hepsinde, kemale ulaşmanın şartlarından biri olarak daima orucun veya az yemenin öne sürüldüğünü görürüz. Mesela büyük mutasavvıf Erzurumlu İbrahim Hakkı, meşhur eseri Mârifetnâmesi’nde, açlık ve orucun faydalarını geniş bir şekilde işliyor. O, anlaşılmasında pek zorluk çekilmediğini sandığım bir şiirinde, bu konuda şöyle diyor:
Eren açlıktan ermiştir huzûr-ı Hazret-i Hakk’a
Bilen açlıkta bilmiştir ulûm-ı bahr-ı irfânı
Kamû açlıkdadır devlet, saadet, izzet u lezzet
Bulur cû’ ehli ilm u hilm olur ahlâk-ı Rabbânî
Zaif et nefsi tâ kim kuvvet-i kudsî bula rûhun
Hayât-ı candır açlık, hem memât-ı nefs-i şehvânî.72
Bu, doktorların bağışıklık sağlamak, vücudu hastalıklara karşı kuvvetli ve mukavemetli hâle getirmek için aşı yapmalarına, uyuşturulmuş, cılızlaştırılmış hastalık mikroplarını, bünyeye aşı halinde zerk etmelerine benzer.
Oruç sayesinde, mesela sigara içmek gibi başka zamanlar kolayca bırakılamayan bazı alışkanlıkların bırakıldığı, Ramazanlarda muvakkaten içilmemesinin daha sonra sigaranın tamamen terkine imkân hazırladığı sık sık görülmektedir.
Bütün kötü alışkanlıklarımızı, tıpkı sigara misalinde olduğu gibi oruç yardımıyla yenmeyi başarabiliriz. Onun için orucu, sadece yemek-içmekten kesilmek değil, daha genel olarak bütün kötü itiyatlarla, başka bir deyişle, nefsin heva, hevesleriyle savaşmak tarzında, nefis mücahedesi olarak anlayıp değerlendirmek gerekir. Oruçlu iken yemek-içmekten kaçındığımız kadar mesela yalandan, dedikodudan, başkalarını incitmekten, haksızlık ve haramdan da uzak kalmaya çalışmalı, nefsin topyekûn kötü istek ve alışkanlıklarına karşı çıkmalıyız. Bunu yapamadığımız takdirde, oruçtan umulan faydalara, maddî ve mânevî olgunluğa ve sevaba ulaşamayız.
Peygamberimiz bir hadîs-i şerîfinde;
“Nice oruç tutan kimse vardır ki gerekli şartlara riayet etmediği için akşamüstü eline, boşu boşuna aç-susuz kalmaktan başka bir şey geçmemiştir.”73 diyerek bu ince noktaya işaret buyurmuştur.
İçinde, bin aydan daha hayırlı –yani bir ömre bedel değerde– Kadir gecesinin saklı olduğu Ramazan’ın şu son günlerinde, geçirdiğimiz günlerin bir muhasebesini yaparak bütün ibadetlerimize yeni bir şevkle ve inceliklerine daha da dikkat ederek yönelmekte sayısız faydalar vardır.
Bu yolda başarılar ve mutluluklar...
                                                                                                                Mahmut Esad Coşan R.A.